The official IELTS by IDP app is here! Download it today.

Close

Her gün bir yeni kelime öğrenin

Kendinizi akıcı ve etkili şekilde ifade edebilmek için farklı kelimeler bilmeye ihtiyacınız olacak. Her gün yeni kelimeler yazmak, kelime dağarcığınızı genişletmek için güzel bir yöntem. Bunun için kendinize ulaşılabilir bir hedef belirleyin; bu hedef günde 5 ya da 10 kelime ezberlemek olabilir. Günde sadece bir kelime öğrenmek için zamanınız varsa bile denemeye değer. Her gün bir kelime öğrenirseniz bir yıl sonra 365 yeni İngilizce kelime öğrenmiş olacaksınız.

Haberler, şarkı sözleri ve televizyon programları yeni kelimeler öğrenmeniz için harika kaynaklardır. Müzik dinlemeyi seviyorsanız şarkı sözlerine dikkat edin ve bilmediğiniz kelimeleri not alın. Şarkılar genellikle pek çok farklı kelime, deyim ve ifade içerdiği için dilinizi geliştirmenize katkı sağlayacaktır.

Kelimeleri gruplar halinde öğrenin

Örneğin, içecekleri yalnızca tea, coffee, wine şeklinde ezberlemek yerine a glass of wine, a cup of tea, a pot of coffee olarak öğrenin. Bağlantılı kelimeleri de birlikte öğrenmeniz daha faydalı olacaktır. Ayın bir ay boyunca dört aşaması var ise bu aşamaları crescent, gibbon, waxing ve waning olarak birlikte öğrenmeniz daha verimli olacaktır.

İngilizce düşünün

Eğer İngilizce düşünürseniz konuşurken tercüme etmenize gerek kalmaz ve cevap vermek için daha az zaman harcarsınız.

Başka bir dilde düşünmeye başlamanın en iyi yolu günlük tutmaktır. Mükemmel olmasına gerek yok. Amaç; İngilizce olarak düşünmek için her geçen gün daha az zaman harcamaktır.

Yaşadıklarınızı İngilizce olarak anlatın

Bir hikayeyi İngilizce anlatmaya çalışarak kendinizi biraz zorlayın. Başkalarının düşüncelerini kendi kelimelerinizle nasıl anlatabildiğinizi görün.

Bildiğiniz tanıdık bir hikayeden başlayın. Ancak tercüme ederken sadece kelimelerin anlamını değil, aynı zamanda tüm retorik ve kültürel ayrıntıları da ifade etmeye özen gösterin.

Ya da, bir hikayeyi İngilizce olarak farklı kelimelerle yeniden anlatmayı deneyebilirsiniz. Fabl ya da peri masalı gibi basit şeylerden başlayın. Seçiminizden bağımsız olarak İngilizce beceriniz gelişecektir.

Telaffuzunuzu geliştirin

Çok fazla kelime biliyor olabilirsiniz ancak bunları yanlış telaffuz ettiğiniz zaman anlaşılamayabilirsiniz. Bu da kelime öğrenmeye ayırdığınız zamanın neredeyse boşa gittiği anlamına gelir.

Online sözlükleri kullanırken, yanda bulunan küçük hoparlör simgesine tıklayarak nasıl telaffuz edileceğinden emin olmadığınız kelimeleri dinleyin. Youtube videoları ve podcastleri takip ederek kulak aşinalığını edinebilir ve böylece telaffuzunuzu geliştirebilirsiniz.

Kendinizi biraz zorlamak isterseniz burada  bulunan tekerlemeleri deneyebilirsiniz.

İngilizce’nin doğal akışını öğrenin

Tek başına kelimeleri doğru şekilde söyleyebilmek harika, ancak akıcı bir İngilizce konuşmanın sırrı, cümlelerin akışında gizlidir. Kitap okurken, müzik dinlerken ya da bir televizyon programı izlerken aşağıdakilere dikkat edin:

Geçişler: Ana dili İngilizce olan konuşmacıların kelimeleri nasıl bağladığına dikkat edin, iki kelime arasında nasıl geçiş yapıyorlar, bir sesi söylemeden geçiyorlar mı yoksa daha akıcı olması için biraz değiştiriyorlar mı?

Kısaltmalar: Iki kelimenin kısa bir şekilde nasıl söylendiğine dikkat edin.

  • I + am = I’m

  • he + will = he’ll

  • they + have = they’ve

  • do + not = don’t

Vurgu: Cümle içerisinde vurgulu söylenen hece ya da kelimelere dikkat edin.

Ritim: Ritim; vurgunun, bağlamaların ve kısaltmaların genel sonucudur. Bu iniş çıkışlar, İngilizce’nin müzikal özelliğidir.

Taklit edin

Ana dili İngilizce olan bir konuşmacıyı dinleyin ve onu taklit etmeye çalışın. Böylece telaffuz ve vurguları kolayca farkedebilirsiniz.

Altyazılı bir video açın: Eğleneceğiniz bir video açtığınızdan emin olun çünkü sıkılmak öğrenmenizi yavaşlatabilir.

Birkaç defa dinleyin: Videoyu birkaç defa izleyin, genel içeriği ve akışı kavrayabilmek adına altyazıları okuyun.

Cümle cümle tekrarlayın: Videoyu oynatın, dinleyin, durdurun, konuşun, isterseniz sesinizi kaydedin. Konuşmayı

elinizden geldiğince kopyalayarak taklit etmeye çalışın. Eğer sesinizi kaydederseniz orijinal konuşma ile karşılaştırabilirsiniz. Ya da kendinizi dinleyip benzer ve farklı noktaları görebilirsiniz.

Kendi kendinize konuşun

Kendinizle yüksek sesle İngilizce konuşun. “Shall we go get a glass of water” gibi bir öneri ya da “I need to do a load of laundry today” gibi bir hatırlatma cümlesi bile olabilir. Ya da, bir kitap seçin ve birkaç sayfasını sesli olarak okuyun. Bu egzersiz okumanızı yavaşlatabilir ancak konuşma becerilerinizi hızlandırmaya yardımcı olacaktır.

Ayrıca sesinizi kaydedebilir, daha sonra dinleyerek telaffuzunuzu kontrol edebilirsiniz. Eğer mümkünse, ana dili İngilizce olan birinden geri bildirim isteyebilirsiniz.

Sürekli konuşma pratiği yapın

Pratik yapmak her şeyi mükemmelleştirir, İngilizce konuşmak da. İngilizce konuşulan bir ülkede olmadığınız için pratik yapma şansınız olmadığını düşünebilirsiniz. Hatta iş yerinzde İngilizce konuşulmadığı ya da ana dili İngilizce olan birini tanımadığınız için cesaretiniz kırılabilir. Hepsi geçerli bahaneler olsa da bunların öğrenmenize engel olmasına izin vermeyin. Globalleşme ve teknoloji sayesinde daha önce hiç olmadığı kadar İngilizce pratik yapma şansına sahipsiniz. Akıllı telefonunuza indirebileceğiniz pek çok uygulama sayesinde dilediğiniz zaman İngilizce konuşma şansına sahipsiniz.

Speaking becerinizi geliştirecek teknikler diğer yandan IELTS’e hazırlanmanızı da kolaylaştıracaktır. Teknikleri öğrendikten sonra örnek IELTS sorularını cevaplayın ve kendinizi deneyin.

IELTS’e girmeden önce ana dili İngilizce olan bir uzmandan geri bildirim almak için Speaking Assist’e göz atın.